BIY AD

22 Nisan 2010 Perşembe

Para her şey değildir?!{Okay KARACAN}




Önemli olan, ilk 1 milyon doları kazanmaktır. Gerisi kolayca kazanılır derler. Acaba gerçekten öyle mi? Bunu az sayıda insan biliyor ve bilecek.
Peki onlarca milyon dolarınız varken fazladan kazanacağınız 3-5 milyon hayatınızda ne kadar büyük fark yaratır? Bunu da az sayıda insan biliyor.. Çocuk da yaparım kariyer de demek kadar kolay olmamalı.. Hem de bir profesyonel sporcu için.. NBA'in normal sezonu biterken, Türk basketbolunda sıradan bir yılın sonuna gelinmişken küçük bir düşünce egzersizi yapalım..

Madrid'de harika bir hayatı vardı. Şehri ve insanları seviyor, böyle büyük bir kulübün parçası olmaktan ayrı bir haz duyuyordu. İspanyolcası ilerlemeye başlamış, Efes'ten sonra enfes bir hayata yelken açmıştı Tunçeri ve ailesi.. Hiçbir başarı tesadüfe veya şansa bağlı değildir. İnsan şansını kendisi yaratır ve Kerem de şansını kendisi yaratan adamdı. Real Madrid'de iki yıl forma giydi. Avrupa'nın iki numaralı kupası Eurocup'ı kazandı. Her şeyden önemlisi NBA'den sonra dünyanın en büyük ve en iyi organize edilen liginde Barcelona'yı geride bırakıp şampiyon oldular. Final serisindeki müthiş oyunu ile dikkat çekti. Taraftar ve basının sevdiği, alkış tuttuğu, takdir ettiği adamdı Kerem Tunçeri.. Sonra hocasıyla arası bozuldu. "O var ise ben yokum" dedi. Bekle dediler, adamın kontratı devam ediyor. Beklemedi. Rusya'dan 1,5 milyon Euro'yu bulan cazip bir teklif geldi. Tunçeri gitmeyi tercih edip Triumph takımına transfer oldu. Madrid güneşine karşı Moskova'nın bulutlarını tercih etti.

Triumph Moskova'da işler iyi gitmedi. İstediği süreleri bir türlü alamıyor, şehre ve kültüre alışamıyordu. Yeteneklerini göstermesi için engeller birbiri ardına sıralandı. Ücret ödemeleri de aksamaya başlayınca sezon ortasında yeniden Efes'e döndü Tunçeri..

Orlando'da harika bir hayat yakalamıştı. Muazzam nemli iklimine, tipik karakterine karşın yaşanılası bir yerdi Orlando.. Renkli ve eğlenceliydi. Günden güne kendini geliştiriyordu ve iki sezon önce en büyük gelişme gösteren sporcu olarak seçilmişti. NBA kariyerindeki inanılmaz çıkışı Dwight Howard ile birlikte Orlando Magic'i Shaquille O'Neil döneminden sonra ilk kez finale taşımıştı. NBA şampiyonluğuna ulaşan ikinci Türk unvanını finalde kaybetse de Orlando Magic taraftarı ve takım arkadaşları için büyük adamdı Türkoğlu.. Kontrat uzatma senesindeki büyük çıkışını taçlandıracak bir imzayı hak ettiğini düşünüyordu. Orlando 5 yıllık 35 milyon dolar teklif edecekti ama o bunu yeterli görmüyor, 50'lili rakamları telaffuz ediyordu.

Yaz aylarında Orlando yönetim ofisi aradaki uçurumu fark edip, teklif götürmedi Türkoğlu'na.. Portland ilgi duyuyordu Hido'ya, ayağına kadar gidip, takımı Roy ile onun çevresinde kuracaklarını ve ısrarla istediklerini söylediler. Müthiş bir yaklaşımdı. Önce Portland'a gitti. 50 veya ona yakın bir paraya anlaştığı duyuruldu.. Portland taraftarı bir önceki NBA finalinin yıldızını coşkuyla karşılamıştı.. Birdenbire işler değişti, 53 milyona çıkan Toronto'ya imza attı Hidayet..

NBA'in Kanadalısı ile anlaşınca Portland'a attığı çalım Orlando'dan sonra, Portland'da da infial yarattı. Orlando'nun nemli havası ile Toronto'nun kuru soğuğu arasında 18 milyon dolar fark vardı 5 yıl için ve Portland aktarmalı bu fark karşılığı iklim değiştirdi bizim çocuk..

Belki Orlando'nun teklifi ile Toronto arasında garanti parada 27 milyon dolar fark olduğu için haklıydı ama birkaç milyon dolara Portland'a attığı çalımda elle oynama vardı..

Hidayet kötü bir sezonun ardından şimdi Toronto'da da taraftar arasında sempatisini kaybetmiş, basında yılın hayal kırıklığı olarak görülüyor.

Bu gece sabaha karşı Chicago ile aralarındaki Play-Off'a kalma mücadelesinde son durum ortaya çıktı. Siz sonucu biliyorsunuz..

Dünya Basketbol Şampiyonası'nda büyük umutlar beslediğimiz Hidayet ve Real macerasına harakiri yaparak veda eden Tunçeri bugün olsa aynı kararı verirler miydi? demeden edemiyor insan..

Bu kararlar alınırken, atladığımız insani detaylar olabilir. Orlando'nun ve Real Madrid'in oyun planları gereği atacakları adımları kendileri için güvenli bulmamış olabilirler. Bu yorumu basketbolu gece gündüz izleyip, uzmanlık derecesinde bilenlere bırakıyoruz. Her şeye rağmen, büyük resme bakınca "Para her şey değildir" demekten alamıyoruz kendimizi..

Okay KARACAN-Zaman

10 Nisan 2010 Cumartesi

YGS Zamanı

Bir senenin, belki de on iki senenin semeresini almanın zamanı geldi. Yarın sabah üniversite sınavının birinci aşamasına giriyoruz, dualarınızı bekliyoruz.